Pedagojik Gelişim

DOKUNSAL (KİNESTETİK) ÖĞRENME STİLİNE SAHİP ÇOCUKLARIN ÖZELLİKLERİ

  • Bebekliklerinden itibaren sürekli hareket isterler. Dokunmayı ve dokunulmayı severler.
  • En erken yaşlardan itibaren, davranışlarından ilk farkedilebilecek öğrenme stili dokunsallıktır.
  • Çok hareketli bir yapıya sahip bu bireyler, yürümeye başladıklarından itibaren yerlerinde durmaz, sürekli hareket etmek isterler ve bunu yapamadıklarında da sürekli ağlar ve huzursuz olurlar. Ağladıklarında da kucağa alınmak onlar için yeterli olmamaktadır. Çünkü kucakta iken de hareket ettirilmek ve sallanmak isterler.
  • Koşmayı severler, koşarken çarpışma, arkadaşlarını itme, çekme gibi oyunlar tam onlara göredir. Çok hareketli olan bu çocuklar çevrelerinde koltuk, divan, sehpa, masa ve hatta televizyon gibi eşyaların üzerinde çıkıp gezerler ve asla “dur, yapma, çıkma, düşeceksin” gibi uyarılara kulak vermezler.
  • Evlerinin dışında da aynı durumdadırlar. Taşlara, duvarlara hatta ağaçlara çıkmaktan geri durmazlar. Erken yaşlardan itibaren gözlemlenen bu özellikler, dokunsal çocukların dünyayı anlama ve sevme yollarıdır.
  • Temiz kıyafetlerle evden çıkarlar, döndüklerinde gömlekleri sökülmüş, pantolon ve etekleri yırtılmış, düğmeleri kopmuş, dizleri sıyrılmış, üstleri toz-toprak içinde geri dönerler. Bu durum özellikle görsel anneler için tahammül edilemez bir durumdur.
  • Yaşamlarının ilk yıllarında çok baskın olan bu özellikler, sonraki yıllarda, çevrenin uyarıları ile biraz daha normale dönüşmekte ve bir miktar değişim göstermektedirler.
  • Dokunsal çocukların davranışları genellikle toplum tarafından hoş karşılanmaz ve yakın çevresi tarafından gerekli düzeltmelerin sağlanamadığı durumlarda dışlanmalarına, yalnız kalmalarına neden olabilmektedir.
  • Bu çocukların dünyayı, adeta bedenleriyle ve dokunarak anlayabildikleri unutulmamalıdır.
  • Plan ve programdan fazla hoşlanmazlar.
  • Eşyalarının karışık olmasından hiç rahatsız olmazlar. Tertipli olmak için çaba göstermezler. Düzen onlar için gereksiz bir ayrıntıdır.
  • Dağınıklıktan rahatsız olmazlar ve niçin bu kadar olay çıkardığınıza bir anlam veremezler. Hatta çevresindeki büyüklerin huysuz, kavgacı, bıktırıcı biri olduğunu düşünürler. O nedenle, özellikle annesiyle sürekli mücadele edebilir ve karşı çıkabilir.
  • Düşünürken aşağı doğru bakarlar.
  • Okul hayatında zorlanabilirler.
  • Oturdukları yerde uzun süre duramazlar.
  • Parmak kaldırmak, öğretmenin kendisini görmesini beklemeyi zaman kaybı olarak görürler. Hemen harekete geçerler. Öğretmenin ”Tahtayı kim silecek?” demesi yerlerinden fırlamaları  için yeterlidir.
  • Görsel ve işitsel mesajları algılamakta zorlanırlar. Ancak yaparak algılarlar.
  • Hareket hâlindeyken daha iyi öğrenirler. (Örneğin, kondisyon bisikletinde kitap okuduklarında daha iyi anlarlar.)
  • El şakası yaparlar, konuşurken el ve kollarını bol bol kullanırlar. Daha çok ellerini kullanarak öğrenirler.

Ömer Faruk'un Annesi      13 Haziran 2015