Tek cümlede Dr. Kadir Tuğcu yaklaşımı
GENEL
- Yeryüzünde bir “dünya tıbbı” vardır, her yerde geçerlidir; bir de “Türkiye tıbbı”, sadece Türk halkına uygulanır.
- Fazladan (lüzumsuz yere) talep edilen paraların (surcharge) doktor ile hastane arasındaki paylaşımı diğer ücretten farklıdır. Doktor, “surcharge” oluşturduğunda daha yüksek pay alır.
- “Mikrop öldürücü” diye satılan; sabun ve deterjanları eve bile sokmayın.
- Tuvalet eğitimi diye bir şey yoktur. Tuvalet eğitimi kedi-köpek yavrusuna yapılır. İnsanların çis söyleme yeteneği genetiktir, kromozomlarında yazılıdır ve vakti geldiği zaman çocuk bu işi halledecektir.
BESLENME
- Çocuklar et yer, süt içerler, gerisi teferruattır.
- Bir çocuk günde en az 600 ml süt ve etli bir gıda alıyorsa, üstü önemli değildir. İstediklerinden, istediği kadar yiyebilir.
- Her çocuk kilolu olacak diye bir kaide yok.
- Dünya’da bir tek Türk anneler iştahsızlığı hastalık zannederler.
- Önemli olan, çocukların süt içmesidir. Süt içsin de, neyli veya nasıl süt içerse içsin.
- Çocuk evde pişen kıymalı sebze yemeklerinden, herkesin yediği çorbalardan da yiyebilir illa sebze çorbası yiyecek diye bir şey yok.
- D vitamini önemlidir. 1 Yaşından sonra, HER SENE; en az, senede 1 defa 1 ampul Dvit3 içirin.
- Çocuklarda diş çürüklerini önlemek için, doğumundan 9 yaşına kadar her gün ZymaFluor verin.
ATEŞ VE SOLUNUM YOLLARI HASTALIKLARI
- Ateş vücudun kendini savunma mekanizmasıdır, çocuk rahatsız olmadıkça kaç derece olursa olsun ateşi düşürmeyin.
- 3 yaşına kadar geçirilen ateşli hastalıkların; %90’i viral enfeksiyonlardır, antibiyotik verilmez, verilse de antibiyotikle iyileşmez.
- Bebekler doğarken annelerinden aldıkları antikorlar nedeni ile ilk 1 sene antibiyotik gerektiren hastalıklara yakalanmazlar.
- Önce gribe antibiyotik verip, bağışıklığınız zayıflatılıyor, sonra “akciğerlere inmiş” deyip, alerji ve astım ilacı vererek hastalık kronik hale getiriliyor; sonra kortizonlu ilaçlarla; “sahte bir iyilik hali” yaratılarak ağzınıza bir parmak bal çalınıyor, ama grip virüsü vücuda yerleşiyor, ilaçlara ve doktora “bağımlı” hale geliyorsunuz.
- Peditus içinde “Parasetamol” olduğunu Türk doktorları bilmez, Calpol ile beraber verirler. Sonra fazla dozdan çocuk zehirlenir.
- Allerji sizden çocuğunuza geçmez. Aşırı “steril ortamda” yetiştirirseniz, her ateşlendiğinde antibiyotik verirseniz, çocuğunuzu allerjik hale getirirsiniz.
- Ateşle beraber olmayan hiçbir öksürükte antibiyotik kullanmayın.
- Ateşli çocuğun ağzında pis bir koku yoksa, dili kalın paslı değilse, hastalığı viral demektir. Ayırt edemiyorsanız, bir kan sayımı yaptırın, WBC düşük ise, gene antibiyotik gerekmiyor demektir.
- Tahlillerde WBC (Lokosit) değerini üçkağıtçı laboratuvarlar, çocuk normal değerlerinin yerine, erişkin normal değerlerini yazarek, kasten yüksek gösterirler, bu tuzağa düşmeyin.
- Sonu; “-Cold” ile biten ilaçları ASLA kullanmayın.
- Gripal enfeksiyonlar, 2-3 hafta sürebilir; tedavileri yoktur, kendiliğinden geçerler.
- Grip için burnuna serum fizyolojik ve gece yastığına “Cold-mix” damlatın yeter. Öksürük rahatsız ederse, “limonlu bal” verin.
- Orta kulak iltihabı yapan yegane hastalıklar, viral olanlardır. Bakteriyel boğaz enfeksiyonları kulağa vurmazlar.
- Küçük çocukların antikorları yeterli seviyelerde olmadığından, enfeksiyonlarla mücadele hep lenf bezleri ile olur. Bu sebeple, bu yaşlarda her çocuğun bademcik ve geniz etleri büyüktür. Zamanla; çocuklar enfeksiyonları geçirerek antikorları muayyen bir seviyeye ulaşınca, mikroplarla hep antikorlar mücadele etmeye başlar ve lenf bezlerine çok iş düşmez ve zamanla küçülürler.
- Hiçbir kitapta “Bronşit başlangıcı” veya “Zatürre başlangıcı” diye bir teşhis yoktur. Bunlar üçkağıtçı doktorların son senelerdeki uydurmalarıdır.
- Zatürre 10 günden uzun sürmez, Tedavi edilmezse, 10 gün sonunda ya hasta yoktur, yada hastalık yoktur.
İSHAL
- Hiçbir ishal-kusma türünde ilaç/antibiyotik kullanmayın.
- Türkiye de yapılan “en aptalca” işlerden biri de, her ishalli hastaya, Reflor ve benzeri ilaçları vermektir.
TETANOZ
- Tetanoz, pastan olmaz. Paslı çivi batması, paslı demir yalamak veya paslı teneke kesiği, tetanoza sebep olmaz. Tetanoz; at, inek vb. hayvanların dışkısındaki bir bakterinin bulaşmasıyla olur. Batan çivide bu bakteri varsa, o yüzden tetanoz olursunuz.
AŞILAR
- Aşılardan sonra ateş çıkma ihtimali %10’dan azdır ve 1 günden fazla sürmez. Ateşi çıkar diye çocuklara aşıdan önce ateş düşürücü vermeyin.
- Her türlü aşı, ateşli iken bile yapılabilir. Sadece, diğer sağlam çocuklara hastalık bulaştırabileceği için, kalabalığa sokmamak adına, aşıyı ertelemeniz diğer çocukların yararınadır.
- Hiçbir şekilde, hiçbir zaman, Meningokok aşısı yaptırmayın. Tamamen üçkağıttır. Türkiye’de hiçbir işe yaramaz.
İDRAR YOLLARI ENFEKSİYONU
- Erkeklerde (sepsis geçirenler hariç) idrar yolları enfeksiyonu (İYE) olmaz.
İdrar Tahlilindeki, “Nitrit” değerine bir bakın. Nitrit:(-) ise İYE yok demektir, sizi dolandırmaya çalışıyorlar demektir. - İYE için bir defa antibiyotik kullanır da vagendeki yararlı bakterileri yokederseniz, bir daha düzelmeniz çok zor olur.
YENIDOĞAN SARILIĞI
- İlk 3 günden sonraki sarılıkların hiçbir kıymeti yoktur, kan filan aldırmayın.
- Bilirubin 15 ve altındaki değerlerde sarılık için bir şey yapmayın. Cam arkasından, çıplak olarak, güneş ışığına tutun.
DİĞER
- Çocuk kalp hastalıklarında; ya üfürüm vardır, ya da morarma… ASLA hem üfürüm, hem morarma aynı anda olmaz.
Dr. Kadir Tuğcu
(anneoluncaanladim.com sitesindeki sorulara cevaplarından derlenmiştir.)